-
1 üzere
üzere konj um … zu; wie; … wovon; falls, unter der Bedingung, dass …;-mek üzere olmak im Begriff sein, zu …; gerade;Beispiele gitmek üzere kalktı er stand auf, um zu gehen;yukarda yazıldığı üzere wie oben beschrieben;ikisi kız olmak üzere üç çocuğu var sie hat drei Kinder, von denen zwei Mädchen sind;gelmek üzere er kommt gleich
См. также в других словарях:
vakti gelmek — 1) ölmek üzere olmak, ölümü yaklaşmak 2) zamanı gelmek, süresi dolmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yüzüp yüzüp kuyruğuna gelmek — uzun sürmüş bir işi bitirmek üzere olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
keligli — gelmek üzere olan I, 25; I I, 58 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
artçı — is. 1) Geçmiş bir sanat veya edebiyat çığırını sürdüren sanatçı veya hareket 2) ask. Yürüyüş durumunda bulunan bir askerî birliğin güvenliğini sağlamak için arkadan gelmek üzere bırakılan kıta, dümdar 3) sf. Arkadan gelen, sonra olan, öncü… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapıda — zf. Çok yakın zamanda, gelmek üzere Kış kapıda … Çağatay Osmanlı Sözlük
kılıcına — zf. Kalas, cetvel tahtası gibi kalınlığı eninden az olan şeyler keskin ve dar tarafı yukarı gelmek üzere, kılıçlama Kirişleri kılıcına yerleştirmeli … Çağatay Osmanlı Sözlük
sırtüstü yatmak — 1) sırtı yere gelmek üzere yatmak Sırtüstü yatıp gözlerinizi kara bir bezle bağlayın. H. Taner 2) mec. çalışmadan rahat bir yaşam sürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tepesi üstü — başı yere gelmek üzere, tepetakla … Çağatay Osmanlı Sözlük
artılmak — yüklemek, binmek; ardılmak, bir binit üzerine ba şı bir tarafa ayakları bir tarafa gelmek üzere heybe gibi ardılmak; erişilmek. I, 244; I I, 335 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
Türkische Sprache — Türkisch (Türkçe) Gesprochen in Türkei, Zypern, Bulgarien, Griechenland, Mazedonien, Rumänien, Kosovo, außerdem unter türkischen Migranten in Westeuropa, Nordamerika und Australien Sprecher Geschätzte 6 … Deutsch Wikipedia
iç — is. 1) Herhangi bir durumun, cismin veya alanın sınırları arasında bulunan bir yer, dâhil, dış karşıtı Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir. Ç. Altan 2) Oyuk şeylerin boşluğu 3) Cisimlerin yüzeyleri arasında kalan her nokta Tahtanın içi… … Çağatay Osmanlı Sözlük